Baharın gelmesiyle birlikte kendimizi dışarı atmanın ve güzel havanın tadını çıkarmanın vakti geldi. Büyük şehirlerin yoğun ve sıkıcı trafiğinden, kaotik ortamından biraz sıyrılmak ve kendimizi doğanın içerisini atmanın tam sırası. Özellikle çok nüfuslu şehirlerde yaşayan ve gününün çoğunu trafik içerisinde harcayan insanların daha fazla ihtiyaç duyduğu bu özlemi dindirmek için size önerimiz ise bisiklet… İnsanoğlunun keşfettiği ilk tekerlekli taşıma araçlarından biri olan ve ilk günden bu yana büyük bir tutku haline dönüşen bisiklet, aslen ilkbaharın da simgelerinden biri olarak sayılabilir.
İnsanın doğayla olan ilişkisini de oldukça güçlendiren bisiklet için şehir içinde ve dışında çok sayıda alternatif rota oluşturmanız mümkün. Bunları önce çevrenize, ardından da internete başvurarak öğrenebilirsiniz. Bizim ise size farklı bir önerimiz var. Haydi gelin bugüne kadar beyaz perdeye aktarılmış ve başrolünü bisikletin üstlendiği filmlere bir göz atalım.
Premium Rush – Acil Teslimat (2012)
Dünyanın en büyük ve kalabalık metropollerinden biri olan New York’ta yaşayan Wilee, bu kocaman şehirde aynı zamanda çok önemli bir iş üstlenmektedir, bisikletli kuryelik. Hayatını iki tekerleğin üzerinde kazanan bu çılgın genç, her gün teslimatlarını yaparken bir yandan da yoğun trafik ve insan seli içerisinde ölüm kalım savaşı vermektedir. Bir gün acil teslim edilmesi gereken bir zarf alır. Klasik bir iş gibi görünen bu teslimatın peşinde ise hiç ummadığı birileri vardır. 2012 yapımı filmin başrolünde Joseph Gordon Levitt, yönetmen koltuğunda ise David Koepp var.
The Flying Scotsman – Uçan İskoçyalı (2006)
Dünyanın en önemli bisikletçilerinden Graeme Obree’nin gerçek yaşam öyküsü filmde karşımıza çıkıyor. İlk bisikletini çamaşır makinesinin eski parçalardan yapan ve kariyeri boyunca başarıdan başarıya koşmuş bir adamın öyküsü bu. Aynı zamanda büyük psikolojik rahatsızlıklar çeken Obree’yi İngiliz aktör Jonny Lee Miller canlandırıyor. Dünyaya kafa tutan bu adamın öyküsünü beyaz perdeye yönetmen Douglas Mackinnon aktarıyor.
Breaking Away (1979)
Türkiye’de çok ilgi görmeyen ancak Amerikan Film Enstitüsü tarafından “Hayata İlham Veren Filmler” arasında gösterilen Breaking Away, küçük bir İtalyan kasabasındaki tutkulu bisikletçilerin hayatını konu ediyor. Liseden mezun olduktan sonra 3 arkadaşıyla beraber gelecek hayalleri kurmaya başlayan bir gencin, obsesif derecede hayran olduğu İtalyan Cinzano bisiklet takımının peşinden gidişini izliyoruz. Filmin yönetmeni ise Peter Yates.
Triplets of Belleville - Belleville’de Randevu (2003)
Sırada bir animasyon yapımımız var. 2003 yapımı bu eğlenceli filmin de başrolünde bisiklet bulunuyor. Film, büyük annesinin hediye ettiği ilk bisikleti ile birlikte tutku derecesinde bu işe aşık olan minik Champion’un hayat hikayesini konu alıyor. Zamanla kendisini geliştiren ve Fransa Bisiklet Turu’na katılmaya veren Champion, tam bu esnada mafya tarafından kaçırılarak Bellevile adlı minik bir kasabaya götürülüyor. Burada bisiklete bağlı bir kumar makinesi için akşama kadar pedal çevirmek zorunda kalan Champion’un bu keyifli hikayesini Sylvain Chomet yönetmenliğinde izliyoruz.
A Sunday in Hell – Cehennemde Bir Pazar Günü (1976)
Dünyanın en zorlu bisiklet yarışlarından biri olarak kabul edilen Fransa Bisiklet Turu’nun en zorlu etaplarında biri Paris Roubaix koşusunu konu alan, belgesel tadında bir film. Döşeme taşları ile bezeli parkurun tüm zorluklarını konu alan film, aynı zamanda müzikleri ile de büyük fark yaratıyor. Bisikletçilerin zorlu hayatlarına yakından şahit olduğumuz filmin yönetmen koltuğunda ise Jorgen Leth oturuyor.
Bisiklet her ne kadar dünyanın en masum araçlarından biri gibi gözükse de başınıza her an yaralanabileceğiniz bir kaza gelme olasılığı son derece yüksek. Böyle istenmeyen bir durumda sizi koruması için de masmavi bir nazar boncuğundan fazlasına ihtiyacınız olabilir. İhtiyacınız olansa acil durumlarda sınırsız kara ambulans desteği ve 24 saat telefonla tıbbi danışmanlık gibi hizmetlerden de ücretsiz yararlanabileceğiniz Acil Destek Ferdi Kaza Sigortası.
YORUM YAP