Öğrenciler, evde geçirdikleri süreden daha fazlasını okulda geçiriyor. Özellikle büyük şehirlerde ve kentleşmenin yoğun olduğu bölgelerde yaşayan çocuklar ise çoğunlukla doğadan kopuk bir şekilde büyüyor. Çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimini doğrudan etkileyen bu durumun önüne geçmek için organik okul adı verilen; çocukların toprakla temas ettiği, meyve ve sebze yetiştirdiği hatta tavuk, hindi, kaz gibi hayvanları beslediği ve büyüttüğü okullar son dönemde rağbet görüyor.

Dünyada yakın zamana kadar sadece birkaç ülkede popüler olan organik okulların sayısı hem diğer ülkelerde hem de Türkiye'de hızla artış gösteriyor. Gelecekte daha sık karşılaşacağımız organik okullarla ilgili merak edilenleri sizin için derledik.

İlk amaç çocukların gelişimi

Organik okulların oluşumunda öncelikli amaç; çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimi. Özellikle büyükşehirlerde yaşayan çocukların doğadan kopma durumunun önüne geçerek çocukların hem fiziksel hem de zihinsel yönden gelişimlerine odaklanılıyor.

İkincil amaç, çevre duyarlılığı yüksek bireyler

Organik okullar, sınıftaki eğitimin ötesine geçerek, çevre duyarlılığının sağlanmasında rol almayı ve öğrencilerde doğal kaynakları koruma bilincini geliştirmeyi amaçlıyor.

Çocukların gelişimine önemli katkı sunuyor

Çocuklar organik okullarda bir grup üyesi olarak hareket ediyor. Bu durum kimliklerinin gelişmesine, sorunları tanımalarına, çözüm üretme becerilerinin artmasına ve tüketim alışkanlıklarının değişmesine olumlu katkı sağlıyor.

Aileleri de olumlu etkiliyor

Çocukların doğanın parçası olan bitkiler ve hayvanlarla vakit geçirmesi, ruhsal olarak olumlu gelişmelerine ve daha az stresli olmalarını sağlıyor. Bu durum aileler için de çeşitli avantajları beraberinde getiriyor. Koruma bilinci olan, savurgan olmayan ve paylaşımı merkeze koyan çocuklara sahip olmak aileleri de olumlu yönde motive ediyor.

İş hayatına da olumlu katkı sunuyor

Dünyada örnekleri giderek artan organik okulların, toplumsal hayata doğru kişiler yetiştirme misyonunun yanı sıra iş hayatına da doğru bireyler yetiştirme misyonu bulunuyor. Bu okullarda yetişen öğrenciler, daha paylaşımcı ekonomi yaklaşımıyla iş hayatında yerlerini alarak, hem çalıştıkları sektörün hem de çalışma arkadaşlarının haklarına daha duyarlı oluyor.