İş hayatının hızlı temposu, insanların kendi duygusal dönüşümlerinin farkına varamamasına sebep oluyor. İnsanlar, bir süre sonra var olmayan hastalıklara, deprem korkusuna, yalnızlık korkusuna ve bunlara benzer birçok korkuya tutulup psikolojik olarak sarsılmalar yaşıyorlar. Panik atak ise birçok yöntemle üstesinden gelinebileceği bilinen bir hastalık olarak karşımıza çıkıyor. İşte panik atak belirtileri ve bunlarla başa çıkmanın 7 yolu.
Sizi Esir Almasına İzin Vermeyin
Panik atak, ara ara tekrarlayan ve insanı dehşet içinde bırakan korku nöbetleridir ve en temel özelliği beklenmedik bir anda ortaya çıkmasıdır. Bu anlarda kollarınızı yana yukarı açıp birkaç kere gerin, nefes alışınızı düzenleyin. Ayrıca panik anlarında aklınıza her türlü negatif düşünce gelebilir. Bu durumun sizi esir almasına izin vermeyin. Sevdiğiniz insanları veya sizin için önemli olan bir şeyi düşünün, bu şekilde durumun ciddiyetinin olmadığını, geçici bir süreç olduğunu benimseyin.
Mutlaka Doktora Gidin
Panik atak, tedavisi mümkün bir hastalıktır! Tedavideki asıl önemli nokta panik atağın nasıl durdurulması gerektiğinin öğrenilmesidir. Psikiyatri uzmanına başvurarak yardım alabilirsiniz.
Hayatın yoğun koşturmacası içerisinde psikolojik olarak hangi anda desteğe ihtiyacınız olacağını önceden kestirmeniz imkansız. Siz de olası acil durumlara karşı tam koruma sağlayan ve sakatlık gibi durumlarda toplu para ödemesi yapan Acil Destek Ferdi Kaza Sigortası ile yarınlara bugünden güvenle adım atın.
Yapılması Gerekenleri Yapın
Tedavi sürecinde bir psikiyatri uzmanının takibi ve kontrolünde ilaç kullanmak, atak yaşamamak ya da atakların şiddetini azaltmak adına bir psikologdan destek almak oldukça faydalıdır. Süreç boyunca keyif tutumlardan kaçınılmalı, psikiyatrist ve psikoloğun önerilerine uyulmalı, tedaviler eksiksiz uygulanmalıdır.
Umutsuzluk ve Karamsarlıktan Kaçının
Panik atak kesinlikle kontrol altına alınabilir. Dolayısıyla umutsuzluk ve karamsarlıktan kaçınılmalıdır. Umudunuzu ve kendinize olan güveninizi hiçbir zaman yitirmeyin. “Kendime inanıyorum ve güveniyorum” telkinini sık sık yenileyin.
Keyif Alınan Aktivitelere Zaman Ayırın
Sağlıklı ve nitelikli uyku için önlemler alın. Düzenli spor ve yürüyüş yapın. Nefes ve gevşeme egzersizlerini günlük alışkanlık haline getirin. Hobilere, keyif alınan aktivitelere ve sosyal etkinliklere daha fazla zaman ayırın, sevdiklerinizle ve dostlarınızla keyifli vakit geçirmeye odaklanın.
Beslenmenize Dikkat Edin
Zayıf beslenme alışkanlıkları, düzensiz beslenme ve katı diyetler sonucunda ortaya çıkabilecek değişken kan şekeri düzeyi atakları tetikleyebilir. Hastalık belirtilerinin bastırılmasında alkol kullanılmamalıdır. Ayrıca kafein çarpıntıyı artıran ve uykusuzluğa sebep olabilen bir maddedir. Tüketim dozu alışkanlığa göre değişse bile 1-2 bardaktan fazla içilmemelidir. Kola, gazoz gibi şekerli ve kafeinli içeceklerden de uzak durun. Dengesiz ve yetersiz beslenilmemeli, fast food besinlerin tüketiminden kaçınılmalı, vitamin, mineral, protein-yağ-karbonhidrat dengesi mümkün olduğunca sağlanmalıdır.
Kendiniz Dışında Bir Şeye Odaklanın
Kendiniz dışında bir şeye odaklanmaya çalışın. Dikkatinizi kendinizden başka bir şeye yönlendirerek semptomların artmasının önüne geçin. Hayatınızdaki stres faktörlerini ve panik atağınızı tetikleyen unsurları tespit etmeye çalışın. Ne kadar farkındalık kazanırsanız sorunla o kadar iyi mücadele edebileceğinizi unutmayın.
YORUM YAP